- HIŞIR
- Kavun ve karpuzun kabuk kısmı. * Olgunlaşmamış kavun. * Kötü bir tabaklama neticesinde, bazı kısımları sert kalan deri. * Mc: Kaba, görgüsüz ve salak kimse
Yeni Lügat Türkçe Sözlük . 2009.
Yeni Lügat Türkçe Sözlük . 2009.
hışır — is., hlk. 1) Olmamış meyve 2) sf. Taşkınlık gösteren, yaramaz (kimse) Serde toyluk vardı a canım. Sahi ne hışırdım o zaman. İlk gençlik, sersemlik, budalalık çağı. H. Taner 3) sf., argo Aptal, sersem Birleşik Sözler hışır hışır Atasözü, Deyim ve… … Çağatay Osmanlı Sözlük
hışır hışır — zf. Hışırtı çıkararak Kâğıtları hışır hışır karıştırıyordu … Çağatay Osmanlı Sözlük
hışır — inatçı … Beypazari ağzindan sözcükler
Munda people — The Munda are tribal (Adivasi) people of the Chota Nagpur Plateau region. They are found across Jharkhand, Bihar, West Bengal, Chhattisgarh, Orissa and Assam states of India, and into parts of Bangladesh. Their language is Mundari, which belongs… … Wikipedia
hışırdamak — nsz Kâğıt, kumaş, kuru yaprak vb. nesneler birbirlerine sürtünürken, buruşturulurken hışır diye ses çıkarmak Tepemizdeki çınarın yaprakları ılık bir rüzgârla tatlı tatlı hışırdıyordu. H. Taner … Çağatay Osmanlı Sözlük
hışırlık — is., ğı Hışır olma durumu … Çağatay Osmanlı Sözlük